Metamorfoz
atölyesi içerik metni;
Günümüzde
hiçbir yapının kararlılığından bahsetmek mümkün değildir. Ayrılmalar ve
kopmalar, birleşimler ve ilişkeilenmeler düzensiz ve bağlamsız varlığı
açıklamak için kullanabildiğimiz fenomen:olaylardır. Bu kararlılık
arayışı modern toplumların indirgemeci ve egosantrik okuma ve kullanma
alışkanlıklarının gereğidir. Post-modern dünya bu durumu farketmiş, ancak
modernin zamansallığına kendini teslim etmiş ve yenik düşmüştür. Oysaki, çok
katmanlı, multi-strukturel, akışkan ve kimi zaman adeta bir illuzyon olarak algılabilecek
omnipresent yapıların var olabildiği bir dünyada “dönüşüm” ‘ün ve umutla
beklenen “metamorfoz” ‘un yeri kaçınılmazdır.[1]
“Bir
sistem eğer hayati problemlerini aşamayacak durumda ise bozulmaya ve
parçalanmaya başlar ya da bir metasistemin[2] problemlerini ele almasına ihtiyaç duyar ve
«metamorfoz» geçirir.
Bugün
“dünya” sistemi yaşamsal problemlerine çözüm üretebilecek kapasiteye sahip
degildir. Açlık, global ekonominin kontrol edilemez yapılanması, etnik ve dini
çatışmalar, nükleer yapılanmanın yarattığı büyük tehditler ve biosfer'deki
parçalanmalar bugün uygarlık savaşlarını tetikleyecek noktaya kadar
ilerlemiştir.
Bütün
bu süreçlerin hızlanışı ve katlanarak çoğalışını inanılmaz bir negatif
feed-back’in zincirleme tepkimeleri ve bir sistemin geri dönüşsüz olarak
parçalanması olarak görülmesi mümkündür.
Bu
tip durumlarda muhtemel ve mümkun olan parçalanmadır. Umut edilen ve mümkün
olabilecek olan ise
metamorfoz'dur.
Nedir metamorfoz? Hayvanlar aleminde sayısız orneğini görebiliriz. Kristalid
içine kapanan tırtıl, kimi zaman bir «auto-destruction», kimi zaman bir
«auto-reconstruction» olarak adlandirilabilecek yeni bir organizasyon ya da
kelebeğe dönüşme süreci yaşar. Bu durumda yeni bir hayatın başlangıcı, belirli
bir doygunluk noktasına gelen, meta-organizasyon yaratan ve aynı bileşenlerle
yeni kaliteler ortaya çıkaran var olan bir fiziko-kimyasal organizasyonun metamorfozu
olarak degerlendirilebilir.” [3]
Bu
bakış açısıyla, dönüşümün bütün yapısal okumaların bağlamı olarak kabul
edildiği ve metamorfozun umut ışığı olduğu bir dünyada, mimarlığın ve şehirlerin
fenomen:olay/beden dönüşümü “workshop” çalışmasının ana ekseni olarak kabul
edilecektir. ( Onur SAĞKAN, Ocak 2013)
Yürütücüler;
Emre
BAŞOĞLU / Heykeltraş , Alper Derinboğaz / Y.Mimar , Salih KÜÇÜKTUNA
/ Mimar, Onur SAĞKAN / Y.Mimar ( soyadı harf sırasına göre)
Katılım için: www.bisuru.org
[1] “evrim” kelimesi özellikle tercih edilmemiştir.
Kelimenin kullanımı engellenerek ilerleme propagandasından kopuş
sağlanması
amaçlanmaktadır.
[2] Sistem kurallar
bütünüdür.Bir organizasyonun olumlu sonuçlandırılması için zaman içinde elde
edilen tecrübelerin birikimiyle oluşmuş bilgi kümelerinin ihtiyaç duyulan
alanda kullanılmasıdır. Sisteme dayandırılmış her teori veya mühendislik
kavramında esas olan, sistem hakkında özelliklerin aksiyomatik anlamda dile getirilmesidir; bundan meta-ontoloji, meta
sistem ve meta-teoriler ortaya çıkar.
Sistem, aralarindaki iliskiler bulunan ve belli bir amaci gerceklestirmek uzere
biraraya getirilmis elemanlardan olusan bir butun seklinde tanimlanir. Her sistem daha buyuk baska bir sistemin
parcasidir.cf. vikipedia.org